Babam ve Oğlum dizisinde Sadık karakterini canlandıran Fikret Kuşkan’dan hayatına dair çarpıcı itiraflar
Sinema dünyasının en sevilen isimlerinden Fikret Kuşkan, sunuculuğunu ünlü oyuncu Hülya Koçyiğit’in üstlendiği ve hayranları tarafından büyük merakla takip edilen ‘Film Biter Hayatlar’ programına konuk oldu. Kuşkan, geçtiğimiz yıllarda rol aldığı başarılı yapımlara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kaynak:https://www.milliyet.com.tr/
Oyunculuk kariyerine 1988 yılında Zülfü Livaneli’nin Sis filminde canlandırdığı Murat karakteriyle başlayan Fikret Kuşkan, mesleğini “yarı şizofrenik bir iş” olarak tanımladı.
Henüz 13 yaşındayken babasını kaybeden Kuşkan, ‘Babasızlık sana ne öğretti?’ diye sordu. soruya, ‘Bana nasıl hayatta kalacağımı öğretti. Bugün burada olmamın nedeni çok genç yaşta çok güçlü durabilmemdir. Kendinize hedefler koymalısınız, ben çocukluğumdan beri hep kendime hedefler koydum. Kararlı ve dirençli bir çocuktum. Benim de inatçılığım var, bir de Arnavutluk var tabii. Çocuklarım bile bu anlamda bana benziyor.söz konusu .
Tiyatroyla tanışana kadar biyoloji ve genetik okumak istediğini söyleyen 58 yaşındaki oyuncu, ilk filminden sonra oyunculuğu aslında pek sevmediğini ifade etti.
’16 yaşında tiyatroyla tanışana kadar genetik ve biyoloji okumak istiyordum. Annem bana Siyasal Bilimler de okuyabileceğimi söyledi. Tiyatro oynamak istediğimde maddi sıkıntı çekebileceğimi düşündüğü için korktu. İlk filmden sonra oyunculuğu hiç sevmedim. ‘Tiyatroya devam edeceğim’ dedim. Daha dikkatli ve seçici olmam gerektiğini, çok çalışmam gerektiğini fark ettim. Başarıma güvenmedim. Daha sonra doğru insanlarla tanıştım.’
2004 yılında vizyona giren Mustafa’ya Dair Her Şey filmine değinen Kuşkan, yapımdan şu şekilde bahsetti. ?
‘Mustafa’ya Dair Her Şey’i Babam ve Oğlum’dan daha çok seviyorum. Sinematografiyi daha güçlü buluyorum. Babam ve Oğlum’u izleyemiyorum, 15 dakika sonra ağlamaya başlıyorum. Yer aldığım projelerde sorun yaşamak istiyorum. O karakterin bir şeyler anlatması gerekiyor. Elbette kaliteli romantik komedilerde de rol alabilirim. Bir şey söylediği sürece sabun köpüğü olmayacak.’
Direniş Karatay filmiyle Selçuklu dönemini beyazperdeye taşıyan, Akif filmiyle de Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ü canlandıran tecrübeli isim, rollerdeki çalışmaları ile ilgili yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi. ?
‘Ahi Evran’ı, Mustafa Kemal Atatürk’ü, Mehmet Akif Ersoy’u okurken ciddi okumalar yaptım. Tarih çalışmaları okudum. Ben işe başladıktan bir hafta sonra eşim yataktan kalkıyor. Geceleri uyanıp konuşuyorum. Gece onunla uyuyor, sabah onunla kalkıyorum. Kısacası yarı şizofrenik bir iş yapıyoruz.’
Kuşkan son olarak tanınmaktan ve kalabalıktan hoşlanmadığını belirtti.
‘Çocukluğumdan beri hep uzaktaydım, hep yalnızdım. Küçüklüğümden beri kalabalıklardan hoşlanmam. Bu işin bu kadar vitrin olacağını beklemiyordum o yüzden hep geri adım attım. ‘Prömiyerine katılmadığım eserlerim var’
